Picture for Albrecht Dürer

Albrecht Dürer

Albrecht Dürer, 21 Mayıs 1471’de Almanya’nın Nürnberg şehrinde doğdu. 18 çocuklu ailenin üçüncü çocuğuydu. Adaşı olan babası 1455’de Macaristan’dan Almanya’ya göç etmişti. Dürer okul yılları sonrasında 1484'te babasının kuyumcu dükkânında çalışmaya başladı. Babasından kuyumculuk, çizim ve sanatın temellerini öğrendi. Çizimdeki üstün yeteneği kısa sürede ortaya çıktı.

 

Babasından aldığı temel eğitim sonrası 15 yaşında Michael Wolgemut’un atölyesinde çalışmaya başladı. Wolgemut dönemin ünlü ressamı ve kitap resimleyicilerindendi. Nürnberg’de büyük bir resim atölyesi vardı. 1489’a kadar Wolgemut’un yanında çıraklık yaptı. 1490’da ilk önemli çalışmaları olan annesi “Barbara Dürer” ve babası “Albrecht Dürer”in yağlıboya portrelerini yaptı.

 

Dürer ufkunu genişletmek ve deneyim kazanmak için uzun bir araştırma seyahatine çıktı. Yaklaşık dört yıl Nürnberg'den uzak kaldı. Almanya, İsviçre ve Fransa’nın çeşitli bölgelerini gezdi. Bu gezideki hedeflerinden biri, Kuzey Avrupa’nın en önemli ressam ve gravürcüsü olan Martin Schongauer’in atölyesini ziyaret etmek ve tavsiyelerini almaktı. Fakat bu buluşma sanatçının beklenmeyen ölümü nedeniyle gerçekleşemedi. Büyük bir üzüntü içinde olmasına rağmen Schangauer’in atölyesine gitti. Ressam ve bakır gravürcüsü olan kardeşleriyle görüştü.

 

Dört yıl süren bu uzun seyahatin ardından 1494'de Nürnberg'e döndü. 23 yaşında Nürnbergli zengin bir bakır ustasının kızı olan Agnes Fery’le evlendi. Aynı yıl ilk İtalya gezisine çıktı.

 

Dürer İtalya’ya Alpler üzerinden gitti ve yolculuk sırasında sulu boya resimler yaptı. Bu çalışmalar batı sanatında ilk peyzaj çalışmalar olarak kabul edilecekti. İtalyan Rönesans’ıyla ilk karşılaştığı yer olan Venedik’e de ilk ziyaretini bu gezide gerçekleştirdi. İtalya’nın sanatsal ortamı özellikle Venedik onun üzerinde büyük bir etki bıraktı.

 

1495’te İtalya’dan Nürnberg'e dönen Dürer kendi atölyesini açtı. Beş yıl süresince çalışmalarında kuzey geleneğini yansıtan stiline İtalyan etkisi açık biçimde görüldü. Dürer’in atölyesinde ürettiği ilk eserler genelde dini temalı ahşap kazıma baskılarıydı.

 

1496’da yaşamında önemli etkisi olan Akıllı Friedrich olarak da bilinen Saksonya Elektörü Friedrich ile tanıştı. Friedrich Nürnberg’e resmi ziyaretinde Dürer’e duyduğu hayranlığı açıkça belirtmiş ve Wittenberg’deki şatosu ve bölgedeki kilise için bir dizi resim sipariş etmişti. Bu olay uzun süren sanat hamiliği ve Alman siyasetindeki en güçlü ve etkili figürlerden biri ile sanatçı arasındaki dostluğun başlangıcıydı. Akıllı Friedrich’in desteği genç ve gelişmekte olan Dürer’in sanat yaşamı için oldukça etkili oldu.

 

Dürer, 1497’de “Dresden Altarı” altar panosunu; 1498 yılında da Paumgartner ailesinin siparişi üzerine “Paumgartner Altarı” eserini yaptı. Dürer en ikonografik betimlemelerine ahşap kazıma çalışmalarında yer veriyordu. Aynı sene on altı farklı ahşap kazımadan oluşan ve “Mahşerin Dört Atlısı” adlı ünlü çalışmayı da kapsayan “Mahşer” serisini ortaya koydu. Eser, Dürer'in ilk büyük illüstrasyon serisiydi ve basıldığı yıl büyük başarı elde etti.

 

1490’lı yılların sonunda Dürer’in tarzında yeni bir yönelim görüldü. Tamamıyla orijinal bir figüratif model ortaya koydu. Bu değişim yıllarında asilzadelerden daha sık sipariş almaya başladı. “Oswolt Krel'in Portresi” ve bazı otoportreleri bu dönemde ortaya çıktı. İkisi arkadan ikisi önden görünen dört kadını resmettiği “Dört Cadı” ilk levhalarından olan eserini yaptı. 1498 tarihli belinden üstünü resmettiği portresi, bu otoportreler arasında ön plana çıktı. Dürer, batı resim sanatı tarihinde kendi portresini yapan ilk sanatçılardandı.

 

Yapıtları, ahşap baskılar ve altar panosu resimleri üzerine yoğunlaşmış olsa da Dürer bu dönemde bakır gravürlerle de yapıtlar ortaya koydu. 1500’lerin ilk yılları çizim üslubunda büyük gelişmenin gözlendiği dönem oldu. 1502'de “Nemesis” adlı gravürünü gerçekleştirdi. Tam adını yazarak imzaladığı üçüncü gravür de 1504 tarihli “Adem ve Havva” çalışması oldu.

 

Dürer, 1506 başlarında ikinci İtalya yolculuğuna çıktı. Venedik’te uzun süre kaldı. Burada yağlıboyaya geri döndü. Dürer’in bu dönemde yaptığı gravürler de büyük popülarite kazandı ve kopyalanmaya başlandı. Venedik'te yaşayan Alman tüccarlar arasında da büyük bir beğeni kazandı ve “Gül Çelenkleri Şenliği” adlı altar panosunu yapmak için sipariş aldı. İtalya, Dürer’in sanatsal ortama kavuşmasına, çağdaşlarıyla fikir alışverişinde bulunmasına ve perspektif bilgisini geliştirmesine zemin hazırladı. Bu seyahat insan bedeni üzerine de yoğunlaştığı bir dönem oldu.

 

İkinci İtalya dönemi ardından 1507 baharında Nürnberg’e geri döndü. Dönemin önde gelen sanatçılarıyla dostça ilişkiler geliştiren Dürer, 1520’ye kadar Almanya’da kaldı. Artık tüm Avrupa’da bilinen ünlü bir sanatçıydı. Aynı zamanda daha kültürlü ve daha zengindi. 1509’da ilk kez kendi evine sahip oldu. Bu yıllarda yaratıcı gücünün zirvesindeydi. 1508’de “On Binlerin Şehit Olması” ve “Üçlemenin Tapınması” eserlerini ortaya koydu. Bakır gravür Dürer'in kendini ifade etmek için kullandığı en önemli teknikti ve onu hayatı boyunca kullanmaya devam etti.

 

1512 sonrası Dürer’in hayatına başka bir hami girdi, I. Maximilian. Son Şövalye olarak bilinen Roma İmparatoru I. Maximilian Nürnberg ziyaretinde Dürer'den hizmetine girmesini istedi. Dürer teklifi kabul ederek saray ressamı olarak çalışmaya başlar. Bu dönemde bakır gravürle yaptığı üç ünlü eseri ortaya koydu. Bunlar 1513’deki “Şövalye, Ölüm ve Şeytan” ile 1514 tarihli gravürleri “Melankoli I” ve “Aziz Hieronymus Çalışma Odasında” adlı yapıtlarıydı. Roma İmparatoru I. Maximilian ölümüne dek yaklaşık yedi sene onun hizmetinde çalıştı. İmparator’un ölümünden bir yıl önce onun portresini de yapmıştı.

 

Sanatsal olgunluğunun zirvesindeki Dürer, resim ve gravür çalışmaları yanı sıra kendisi için sıra dışı olabilecek bazı el becerisine dönük sanatsal türlerle de ilgilendi. Seiren ve ejderha biçimli şamdanlar planladı. Altınla çarpıcı işler yaptı. Bu çalışmalar artık 40 yaşındaki sanatçının üslubunu farklı tekniklerle gösterdiği, çok yönlülüğünü açığa vuran aynı zamanda eğlendiği uğraşlardı. Portrelerinin yanı sıra “Madonna ve Çocuk İsa”yı konu alan çalışmalarını sanatsal yaşamı boyunca yeniden ele almıştı. Altar panolarından en küçük gravürlerine kadar kırk yıllık etkinliğinden resmettiği, çizdiği ya da işlediği çok sayıda Madonna resmi vardı.

 

Dürer, 1520 yılında V. Charles’ın tahta çıkışında hazır bulunmak, kimilerine göre de Nürnberg’de baş gösteren veba salgınından kaçmak için Hollanda’ya gitti. Burada V. Charles için saray ressamlığı görevini sürdürdü. Brüksel ve Köln gibi birçok şehri gördü. 1521’de seyahati boyunca gözlemlerini yazdığı bir günlükle Nürnberg’e döndü. Dini temalı gravürlere ağırlık verdiği çalışmalarına devam etti.

 

Ömrünün son yıllarında az sayıda resim yapan Dürer, arkadaşlarının portrelerini yaptı. Ayrıca, matematik-geometri-perspektif temelli geliştirdiği teorileri üzerine araştırmalara ağırlık verdi. Bu alanlarda makalelere ve yazılara yöneldi. 1524’de ayrıntılarla hayatını anlattığı Aile Vakayinamesi’ni ve 1525 yılında geometri üzerine yazılarını yayınladı. 1527’de ateşli silahlara dayanabilen kale ve bina duvarları makalesini kaleme aldı. İnsan vücudu orantıları ve simetri üzerine yazısı 1528’de yayınlandı.

 

Bilimsel araştırma makalelerini ve “Dört Havari” resmini tamamlayan Dürer artık 57 yaşına gelmişti. Yaptığı son yolculuk sağlığını olumsuz etkilemişti. Hastalığı sanatçıyı yatağa düşürdü ve 6 Nisan 1528’de hayata veda etti.

 

Yararlanılan Kaynaklar;

Çev:Demir, F., (2004). Artbook Dürer Alman Rönesansı'nın Büyük Ustası, Birinci Baskı, Dost Kitabevi, Ankara.

Yetkin, S.K., (2007). Büyük Ressamlar, Birinci Baskı, Palme Yayıncılık, Ankara.

Lunday, E., (2013). Büyük Sanatçıların Gizli Hayatları, Beşinci Baskı, Domingo Yayınevi, İstanbul.

Çev:Kadıoğlu, B., (2011). Albrecht Dürer, Birinci Baskı, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul.

Gombrich, E.H., (2002). Sanatın Öyküsü, Üçüncü Baskı, Remzi Kitabevi, İstanbul.

Farthing, S., (2014). Sanatın Tüm Öyküsü, İkinci Baskı, Hayalperest Yayınevi, İstanbul.

Labno, J., (2014). Rönesans Ayrıntıda Sanat, İkinci Basım, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul.

-----------., (2007). Albrecht Dürer, Birinci Baskı, Boyut Yayın Grubu, İstanbul.

1471  Almanya'nın Nürnberg şehrinde doğdu. 

 

1484  Babasının kuyumculuk atölyesinde çalışmaya başladı. İlk otoportresini yaptı. 

 

1486  Nürnberg’de dönemin en önde gelen ressamı olan Michael Wolgemut’un atölyesine çırak olarak girdi. 

 

1490 İlk yağlı boya eseri olan babasının portresini yaptı. Çıraklık döneminin ardından Almanya, İsviçre ve Fransa’yı kapsayan dört senelik bir seyahate çıktı. 

 

1493  Strasbourg’da bulunduğu sırada, ilk yağlı boya otoportresini yaptı. 

 

1494  Almanya’ya döndüğünde Agnes Frey ile evlendi ve birkaç ay sonra İtalya’ya ilk seyahatine çıktı. 

 

1495  Bir dizi sulu boya manzara resmiyle Almanya’ya döndü ve kendi atölyesini açtı. 

 

1498 16 ahşap baskıdan oluşan ve “Mahşerin Dört Atlısı” adlı ünlü çalışmayı da kapsayan “Mahşer” serisini yaptı. İkinci yağlı boya otoportresini resmetti. 

 

1500  Üçüncü ve son yağlı boya otoportresini resmetti. 

 

1502  Babası Albrecht Dürer öldü. 

 

1504  En ünlü gravürlerinden “Adem ve Havva"yı yaptı. Bu resim aynı zamanda günümüze ulaşanlar arasında Dürer’in adını kısaltmadan yazdığı tek resimdi. 

 

1506  Senenin başında ikinci İtalya yolculuğuna çıktı. 

 

1507  Nürnberg’e düşünen, araştıran ve sorgulayan bir Rönesans sanatçısı olarak döndü. 

 

1509  Nürnberg’de Tiergörtnertor’daki evini satın aldı. 

 

1512  Roma İmparatoru I. Maximilian'ın saray ressamı olarak çalışmaya başladı. 

 

1513  Annesi Barbara Dürer’i kaybetti. En önemli üç gravüründen biri sayılan “Şövalye, Ölüm ve Şeytan”ı yaptı. 

 

1514  En önemli üç gravürünün diğer ikisi olan “Melankoli I” ve “Aziz Hieronymus Çalışma Odasında” adlı eserlerini tamamladı. 

 

1515  Ünlü “Gergedan” adlı ahşap baskısını hayvanın kendisini görmeden, sadece hakkında yazılanları okuyup basit bir taslağa göz atarak yaptı. 

 

1519  Emrinde çalıştığı Roma imparatoru I. Maximilian’ın ölümünden kısa süre önce portresini yaptı. 

 

1520  Hollanda'ya gitti. 

 

1521  Nümberg'e döndü ve muhtemelen son Hollanda yolculuğu sırasında yakalandığı sıtma hastalığı ile boğuşmaya başladı. Din temalı gravürlere ve matematik- geometri- perspektif üçgeninde gelişen teorileri üzerine çalışmalarına ağırlık verdi. 

 

1525  Bir geometri ve perspektif kitabı olan "Çizgi, Düzlem ve Cisimlerin Pergel ve Mastarla Ölçülmesi Üzerine" 1525'de Nürnberg'de yayınlandı. Bu kitap aynı zamanda yetişkinlere yönelik Almanca olarak hazırlanmış ilk matematik kitabıydı. 

 

1527  İkinci kitap çalışması olan “Arazi, Saray ve Kentlerin Savunulması Üzerine" adlı eserini yayınladı. 

 

1528  Albrecht Dürer 6 Nisan’da Nürnberg’de hayata veda etti.

Otoportreler - Albrecht Dürer

Otoportrelerinde Dürer bazen gümüş kalem tekniğini kullanıyor ve sonradan monogramını elle ekliyordu. Böylece resmin daha sonra düzeltilmesini engellemiş oluyordu. Dürer, batı resim sanatı tarihinde kendi portresini yapan ilk sanatçılardandı. Görünümü hakkında fikir veren bazı otoportreleri kişiliğine dair bir öngörü sağlıyordu...